ARAF

- 25/07/2017

Ömer sustu. İnsanın derin düşüncelere kapıldığı anlarda sustuğu gibi değil. Beklenmedik bir itki karşısında, mesela yolda anında yanından geçen arabanın renkli camında kendi tükenmiş imgesini görüp kendi gerçeğiyle yüzleşmesi gibi hem irkiltici ama hem de tanıdık bir şey karşısında nasıl susulursa öyle susmuştu. Soru nasıl sorulursa sorulsun cevabın yanlış kalmaya mahkum olacağını fark etmesini sağlayan da benzer bir ürpertiydi.