Deniz Gürsoy, geçmişten günümüze çeşitli meyhane ve restoranlarda yaşananları anlatırken, toplumdaki anlayış değişikliklerini de zaman zaman mizahi, zaman zaman hüzünlü bir dille aktarıyor.
Huzur, Eski Hatay, Boncuk, Refik, Yakup, Viktor Levi, İmroz, Kör Agop, Basri... birer içki mekanı olmalarının yanı sıra, ikilemlerin yaşandığı, tartışmaların yapıldığı ve çözümlerin üretildği birer ortam olarak karşımıza çıkıyor.
"Çilingir Sofralarının rakısı da, mezesi de bahane. Ne için? Tabii ki sohbet için, yarenlik için."
Yeme - İçme Fıkraları
Yemek içmek doğamızın gereğidir ve milliyeti, dini ne olursa olsun, insanoğlunun beslenirken sergilediği davranışlar hemen hemen aynıdır. Ancak, suyu ve limonu karıştırıp limonta, darıyı boza, arpayı bria, üzümü şarap yapıp toplum içinde tüketirken gösterdiğimiz davranışlar bir kültür göstergesidir.
İyi hazırlanmış bir masada yenen lezzetli bir yemek yaşamımıza nasıl bir güzellik katıyorsa, bu kitapta yer alan fıkralşar da dostlarla buluşulan sofralara ayrı bir renk katacak.
Kitap ile ilgili henüz yorum yapılmamış.