p> Ondan önce, ensestten ölü seviciliğe kadar aykırı duygular hiçbir kitapta bu kadar doğal ve
sıradan bir dille anlatılmamıştı. Bu kitapta tuhaf öyküler bulacaksınız. O zamanlar çok genç bir
insan olan yazarının bunları yazması da ayrıca şaşırtıcı gelecek size, tıpkı kitabın adı gibi.
Hiçbir şekilde iğrendirici gelmeyecek ama; gerçi evet, irkiltecek sizi, ancak garip bir şekilde
de seveceksiniz. Çünkü bu öykülerin, içinde gizemli bir umudu saklayan, karşılıksız aşık olmayı,
çok aşık olmayı, aşkın o kahredici çaresizliğini anlattığını göreceksiniz. Şimdilerde yazarlık
serüveni bambaşka rotalara yönelen, ama her eserinde yeteneğini daha keskin bir biçimde bileyen
Şebnem İşigüzel, kitabının okunmaktan lime lime olmuş nüshalarını imzaladığı o günler için ,
kendi arkasından kaç kere, kitabın içindeki bir cümleden hareketle, " Tanımak sevmek midir?" diye
seslenenler olduğunu hatırlıyor. İmkansız aşklar, pişmanlıklar, delirten takipler, hiç yüzünden
yok olmak istemeler, çok sevmek uğruna dağılmalar ve parçalanmalar. Hanene Ay Doğacak, hem aşkın
olmayacak hallerini anlatan bir öyküler kitabı, hem de genç yazarlara yönelik bir cesaret
çığlığı. İşte, sekiz yıl sonra, öykülerinin hepsi de sürprizli sonlarıyla, bir daha ve tekrar
Hanene Ay Doğacak...
Kitap ile ilgili henüz yorum yapılmamış.