(...)
Burada sözü edilen Musa konusunda, eski âlimler onun bilinen peygamber Musa olup olmaması konusunda ihtilafa düşmüşlerdir. Bu da bizim dikkatimizi çeken bir başka nokta. Neden bütün ayetlerde geçen MUSA adı, bildiğimiz peygamber Musa'yı anlatıyor da, özellikle bu ayette geçen Musa adı ile ilgili ihtilaf var? Neden böyle bir şey olsun ki? Demek ki eski âlimleri şüphelendiren bir şeyler var.
Aslında şöyle bir bakınca, nasıl şüphelenmesinler diyor insan. Anlatılanların hepsi başlı başına imkânsız şeyler. Hemen hemen hiçbirisi mantıklı gelmiyor.
Dikkatimizi çeken bir başka olay ise buluşma yerinin iki denizin birleştiği yer olarak ifade edilmesi. Yine bir başka bilmece ile karşı karşıya olduğumuzu hissediyorum. Çünkü iki denizin birleştiği yer tanımına uyan binlerce yer bulunabilir dünya üzerinde. İlginç olan, neden daha belirgin ve ayırt edici bir tarif değil de, İKİ DENİZİN BİRLEŞTİĞİ YER denilmiş. Öyle sanıyorum bu tarif bir mekân için yapılmamış. Geriye ne kalıyor, mekân ile birlikte var olan zaman. Bu tarih bir zaman kesitini tarif ediyor olmasın!? Ne dersiniz? Musa'nın yıllarca yürümek zorunda kalmış olacağı eğer mekân değilse, daha anlaşılır olabiliyor. Ama Musa da bildiğimiz peygamber Musa'nın şahsı olmazsa zaman tarifi daha da belirgin bir biçim alabilir.
(...)
Kitap ile ilgili henüz yorum yapılmamış.