Hırsızından, teröründen, çetesinden, magandasından bıkıp da "İmkânım olsa sessiz, küçük bir kasabaya göç ederim." gibi söylendiğiniz oldu mu hiç?

Unutmayın! Şu anda yaşadığınız şehir de bir zamanlar o hayal ettiğiniz kasaba kadar masumdu. Çünkü ünlü bir hukukçunun da söylediği gibi nerede suç varsa orada insan da vardır. Suçun türü ise o denli çeşitli ve farklı olabilmektedir. Uzun yıllar bu konuda çalışanlar bile standart bir tanım yapabilme konusunda başarılı olamamışlardır. Özellikle büyük kentlerimizde devam eden ve önüne geçilemeyen suç olgusu karşısında insanların sokakta, çarşıda, otomobillerinde ve hatta konutlarında kendilerini bekleyen birtakım tehditleri minimize edebilecek bilgiye sahip olmaları gereklidir.

Yaşam koşullarımızı tehdit eden bu riskler karşısında ne yapılmalı? Bu kitapta yer alan önleyici davranış metotları sizleri birtakım tehlikelerden koruyacaktır. Bu tür önleyici davranışlar sağduyudur, normal hayat akışını bozmadan günlük yaşama adapte edilebilir. Metropolde sizleri bekleyen, bazen ölümcül bile olabilen tuzakları görmeye hazır mısınız?

Unutmayınız ki temkinli olmak, pişman olmaktan daha iyidir. Hatta paranoyak olmak, ölmüş olmaktan daha iyidir.