Mizah gerek hayatta gerekse sanat ve edebiyatta kullanımı itibarıyla yaşanan gerçekliğe farklı bir bakış açısıyla bakabilen, sorgularken gülümseten, gülümsetirken düşündüren, düşündürürken farklı noktalara dikkatleri çekebilen bir anlatım tarzı olarak yorumlanır hep. Bu pencereden bakınca “Hikmet Kızıl mizahı nedir?” sorusunun da yanıtı tam bu tanım ile pencereden bakarken görülen dağların ihtişamı gibi verilmiş olunuyor.
Mizah aynı zamanda keskin bir zekânın, sıra dışı, beklenmedik, kimi zaman eğlendirici, kimi zaman sorgulayıcı biçimde, kimi zaman da acımasızca yapılarak kazandığı sessiz zaferdir. Mizaha bu pencereden bakınca da Hikmet Kızıl mizahının, dümdüz ekin tarlalarında koşuyormuş özgürlüğünü iliklerinize kadar yaşattığını görüyoruz.