- 25/04/2017 04:30
Bazen hiç tanımadığın birini seversin,rüyalarına girer,hayallerine,benliğine işler, adı anılır evin her köşesinde,bilmeden aşık olursun,sonra gelir evine,ailene ilk Kez görürsün,kalbin atmaya başlar,heyecan öyle sarmıştır ki uyku uyumazsın, mutluluktan konuşamazsın,o gün gelir kapıdan içeri girer öyle ki göz göze gelemez,titrersin,ilk görüşte aşk gibi tutulursun, Haftalar geçer tanıdıkça seversin,kalbine girer,sözlerine,en çokta gülüşlere.. Bir çocuk gibi havalara uçarsın,ailenden istemeye gelir,o gün elin ayağın birbirine dolanır,ne yapacağını bilemezsin,sözler kifayetsiz kalır,söz yüzüklerini almaya gidersin,o an kalbin küt küt atmaya başlar,akşam olur yüzükler takılır,dualar okunur en büyük mutluluktur bu aslında sonra evine gider. 1-2 gün sonra telefonda ayrılma kararı alır ve ayrılırlar.ama bir taraf hep sever hep bekler,sanki gelecekmiş gibi.. En acısı da görmeden sevip kalbine yer etmektir. aşk bazen sevip de ulaşamadığındır, o seni sever ama sen sevemezsin.bazende sen onu sevip kadere karşı gelemezsin. Bir şair demiş ki;için yanarken üşümek yüreğin kan ağlarken gülmek özleyip de sevdiğini görememektir. İşte aşk bu olsa gerek..!
- 18/05/2017 08:30
Bişrev! Dinle! Sabah ezanını hayatında ilk defa işiten birine duyduğu sesin neye benzediğini sorun. Muhtemelen şunu söyleyecektir: Gizemli sıra dışı, neredeyse tılsımlı. Ama aynı zamanda doğa üstü, akıl dışı, hatta ürpertici. Tıpkı aşk gibi!
- 08/08/2017 20:30
Yirmi Üçüncü Kural: Yaşadığımız hayat elimize tutuşturulmuş rengarenk ve emanet bir oyuncaktan ibaret. Kimisi oyuncağı o kadar ciddiye alır ki ağlar, perişan olur onun için. Kimisi eline alır almaz şöyle bir kurcalar oyuncağı, kırar ve atar. Ya aşırı kıymet verir, ya kıymet bilmeyiz. Aşırılıklardan uzak dur. Sufi ne ifrattadır ne tefritte. Sufi daima orta yerde.
- 14/02/2017 11:30
Birini öldürdüğün zaman, muhakkak ki ondan bir şeyler bulaşır sana: Bir resim, bir koku, bir nefes... Bir ah, bir lanet, bir ses... "Maktulün bedduası" derim ben buna. Bedenine yapışır kalır. Başlar oymaya, tenini delip geçercesine. Ta ki yüreğinin derinliklerine sızana değin. Orada tutunur, yeniden sende yaşam bulur. Rüyalarına girer, uykularını delik deşik böler. Gündüzleri bir şekilde idare edersin ama gece olup yalnız kaldığında, döşeğinde soğuk terlersin.
Tüm alıntıları göster
Kitap ile ilgili henüz yorum yapılmamış.