Barışın, demokrasinin, insan haklarının ve dayanışmanın tehlikelere karşı korunduğu, daha güvenli bir yaşama, daha özgür, daha adil, daha değerli ve gö nenç içindeki bir yaşama ulaşmak, eskiden beri tüm insanlığın özlemini oluştur maktadır. Toplumsal değişmenin evrensel boyutu da, daha geniş toplum kesimle rinin, toplumsal ve ekonomik etkinliklerine giderek daha fazla katılımları yönün deki artan istemleriyle somutlanmaktadır. Bütün bunlar, önceleri emekle anamal ilişkilerinde "sosyal sorunun" çözümüyle gündeme gelen ve giderek hızlı bir en düstrileşmenin ortaya çıkardığı tüm sosyal sorunları kapsamına alarak bir "top lum politikasına" dönüşen "sosyal politika" biliminin de ana hedeflerini oluştur maktadır.Gerçekten de, sosyal politika, sosyal gelişme, sosyal eşitlik, sosyal adalet, sosyal barış ve sosyal bütünleşme gibi temel hedefleriyle, sosyal sorunun çözü münde, sosyal reformcu yaklaşımlar izleyen ve insanların ve toplumsal grupların varlıklarını sürdürmedeki güvensizliklerini ortadan kaldırarak, onlara daha nite likli, daha özgür, daha güvenli ve gönençli bir yaşam sağlamayı kendine amaç edinen bir bilim dalının adıdır. Kendine özgü yaklaşımı, yöntemi, araçları ve uygulamaları bulunmaktadır.Bir toplumda alınan her ekonomik karar kaynak tahsisi ile ilgili ve sosyal hasıladan kimin ne kadar pay alacağına ilişkin olduğundan aynı zamanda bir politika karandır. Bu nedenle, alınan ekonomik kararların insanların toplum ya şamı üzerindeki etkilerinin incelenmesi bir politika konusudur ve sosyal politika nın alanına girer. Bu niteliği, sosyal politikayı, temelde bir gelir dağılımı politi kası konumuna getirmektedir.