Kitaptaki iki novelladan biri olan Ay Işığı Sokağı’nda olaylar Fransa’nın küçük bir liman kentinde geçer. Kendisini Almanya’ya götürecek treni bekleyen bir yabancı, liman bölgesinde ay ışığının aydınlattığı sokaklarda dolaşırken bir meyhaneye girer. Orada tanıştığı garson kız ve sonradan içeriye gelen bir erkek, beklenmedik bir hikâyenin kahramanları olurlar.
Yürek Çöküntüsü ise, eşi ve 19 yaşındaki kızı Erna ile tatile çıkan varlıklı işadamı Salomonsohn’un hikayesidir. İtalya’ya giden aile bir otele yerleşir. Rahatsızlandığı bir gece kalkıp koridora çıkan Salomonsohn, kızı Erna’nın gizlice odasına döndüğünü görür. Ama ne kızını sorguya çeker ne de karısına söz eder gördüklerinden. İçi içini yer, kızını baştan çıkaran erkeğin oteldeki üç züppeden hangisi olabileceğini düşünüp durur. Kızının karıştığı bu olayı aklından çıkaramayan Salomonsohn kuşkular içinde kıvranırken hem ailesinden hem de hayattan uzaklaşır, hatta bu uzaklaşması nefrete dönüşür. Yürek Çöküntüsü, dile getirilemeyen düşüncelerle, duygularla gitgide zehirlenen Zweig karakterlerinin yer aldığı en etkileyici örneklerden biri.
Kitap ile ilgili henüz yorum yapılmamış.